Antalya Isparta'ya 2 saatlik mesafede olmasına rağmen beş buçuk senede çok fazla gitmişliğim yoktur.
Manavgat' a ilk defa gittim yani ve çok sevdim.
Küçük ve çok tatlı bir yer.
Manavgat otogarda inip merkeze giden minibüslere atlıyorsunuz ve kısa bir süre sonra merkezdesiniz.
Manavgat Nehrine karşı birer çay içip yorgunluk atıldıktan sonra gezi başlasın :).
Önce Manavgat Şelalesi.
Ulaşım çok rahat.
Merkezden sürekli kalkan minübüslerle 10-15 dakika sürüyor.
Sonrası bu güzellik.
Bayıldım şelaleye çok huzurlu bir yerdi.
Burada manzaraya doyduktan sonra merkeze geri dönüp Side minübüslerine atladık bu defa. Side Antik Kent'i gezmek amacıyla.
Burası hastaneymiş -daha doğrusu öyle olduğu sanılıyormuş-.
En çok etkilendiğim yerlerden biri burası.
Orada ne acılar çekildiğini düşündükçe tüylerim diken diken oldu.
Ve bu kabartmalar...
Uzun uzun bakıp inceledik.
Acaba insanlar böyle miymiş o zamanlar?
Böyle tarihi yerlerde gezerken kendimi yüzyıllar öncesine geri dönmüş gibi hissediyorum.
Hayal etmeye çalışıyorum etrafta dolandıklarını.
Biraz önce geçtiğim yerlerden geçmişler, biraz önce baktığım evde yaşamışlar.
Kaç kişilik bir aileydi acaba?
Şu küçücük odada tam olarak ne şekilde oturuyorlardı?
Garip duygular...
Ve bu antik kenti gezerken insanları bu iki resimdeki kabartmalarda oldukları gibi hayal ettim...
Gülmeyin lütfen :)
Athena Tapınağı da vardı ama resmini çekmemişim :(.
Apollon Tapınağı gibi değildi ama parçaları ayrı ayrı yerde duruyordu.
Burası da merkezi.
Bayıldım, bayıldım!
Merhabaa kedicik :).
Burası da sahil kısmı.
Ben deniz gördüğümde dayanamam.
Aylardır deniz görmemiş bir ben böylede kendinden geçer...
Sevgiliye çok çok çok teşekkürler :).
Harika bir 4.yıl kutlamasıydı, daha güzeli olamazdı...
Tekrar görmek nasip olsun bana ve yazıyı görüp beğenip gitmek isteyenlerede :)...
.jpg)
.png)
.jpg)
.jpg)
.jpg)
+Poster.jpg)
